Müzakerecilik. Çözüm mü, aldatılmaya ortam
hazırlanması mı?
ex_trip
Son zamanlarda özellikle doğa ve çevreyi ilgilendiren konularda bir
uzlaşmacılık-müzakerecilik furyası aldı başını gidiyor.MV-Ulla gemisinin
atıkları konusunda,göllerin kirlenmesi konusunda,ormanların tahribatı
hakkında;kısacası doğayla ilgili her konuda bir takım kişiler masalara oturarak
müzakereler başlatıyor.Ama burada unutulan birşey var;hiç birimiz doğadaki
hayvanlar,bitkiler,planktonlar vs. adına karar verme ve masaya oturma yetkisine
sahip değiliz.
Ancak bazı durumlarda masaya oturmak zaman kazandırma açısından bizim de
lehimize işleyebilir.Müzakere süreçlerinde,zarar gören yerlerdeki faaliyetler
kısa süreliğine de olsa durduğu için;bu süre eko-savunmacılar için faydalı(!)
bir biçimde kullanılabilmektedir.Bir de gerçekten müzakere yoluyla çözülebilecek
durumlar var ki bu tamamen bizlerle alakasız olup,çevreci örgütler ve
organizasyonlar tarafından da kolayca yapılabilir.
Müzakereciliğin tehlikeli olan boyutu ise konuya hakim olmayan kişiler
tarafından yada art niyetli insanlar tarafından yapılmasıdır. Örneğin
denizlerdeki kirliliğin önlenmesi için fabrika sahipleriyle Deniztemiz-TURMEPA(Başkanı
Rahmi Koç'tur)'dan birilerinin masaya oturması;sizin de güldüğünüz üzere gayet
ilginç bir durum oluşturacaktır.Bununla birlikte ÇED(Çevresel Etki
Değerlendirmesi) Raporu hazırlamayı kazanç kapısı olarak gören ve buradaki
inşaatları vs. yapan firmalardan aldıkları rüşvetlerle geçinen STK'ların da
varlığı müzakereleri içinden çıkılmaz bir duruma getirmiştir.Mesela tersane
yapılması gereken bir yere ÇED raporu hazırlayan bir dernek olumlu,diğeri ise
olumsuz rapor verebilmektedir.Bu durumda da devlet elbette ki işine gelen olumlu
raporu gözönünde bulundurmaktadır.
Müzakerecilik görevini üstlenen kişilerin çelik gibi bir iradeye ve militan ruha sahip olması çok önemli bir husustur. Müzakereler esnasında atılacak en ufak bir geri adım bile durumu berbat etmeye yetebilir.Bunun dışında müzakereler sonuçlanıp da uzlaşmaya varıldığında kesinlikle bölgeyi iyi takip etmek gereklidir.(Mogan Örneği,UKb 23.Sayı).Aksi takdirde siz uyurken uzlaşmaya vardığınız yerler 2 saat içinde kül olabilir yada gecekondu bir alışveriş merkezi kurulmuş olabilir. Bütün bu saydıklarım doğrultusunda müzakerecilik tamamen kötü bir durum olmasa bile;özellikle TC topraklarında uygulanış şekli geri dönülemez zararlara yol açmaktadır. Basit durumlar için geçerli bir durum olsa da,önemli ve tüm eko-sistemi etkileyebilecek durumlarda kesinlikle hataya ve tahribata neden olabilecek bir yöntemdir. Uzlaşma ve müzakere yerine doğrudan eylem yapmak;şer odaklarını yok etmek ve doğayı korumak için en etkili yöntem olmalıdır.