Hacialinin websitesi

Baro Yönetim Kurulu Bağımsız adaylığa ilişkin bildiri-2-

.......................................................................................................Kasım 2000 Ankara

Avukat Meslektaşım

Avukatlık mesleği saygınlığını sürekli kaybederek, büroların kapanması derecesinde ağır sorunlar yaşamaktadır.

Her gün yaşadığımız, konuştuğumuz sorunlar, herkesçe bilinmesine karşın çözülememekte, genel kurul' da konuşulmaktan öteye gitmemektedir.

Bunun temel nedeni, mesleğin gerekleri ve liyakat ölçüsü yerine, siyasi parti, ideoloji ve seçkinler çevresinde gruplaşmamızdır. Yakındığımız sorunlar hepimizi mağdur eden, acil müdahale gerektiren konular olmasına karşın, Baro yönetim organlarına sanki siyasi parti yöneticilerimizi seçer gibi oy vermekteyiz.

Yönetim, siyasi kaygı ve beklentilerle oluştuğu için, diğer siyasi partilere mensup meslektaşlarımızı kapsayıcı olamadığından, çalışmalara katamadığı gibi, egemen siyasi fikirleri öne çıkararak, karşıtlarını dışlayıcı konumlara düşmektedir. Bu nedenle Barolar asli görevlerini yapamayarak hepimizin yakındığı duruma düşmektedir.

Siyasi görüşlerimiz ve toplumsal konulardaki değerlendirmelerimiz tabi ki değişik olabilecektir, ancak her gün hepimizi mağdur eden sorunlarımız ve çözümleri konusunda farklı düşünmemekteyiz. O halde siyasi görüşlerimiz değişik olsa da, meslek sorunlarının çözümü için beraber olabilmeli, ortak çalışma, tavır ve tepkiler gösterebilmeliyiz.

Herkesi kapsayıcı şekilde etkili eylemler üreterek sonuç alıcı tavırlarla her partiden avukatı arkasına alan bir Baro; hepimizin yakındığı ortak sorunları çözecek ve sonrakiler için de başarı aşılayarak avukatlığın "onurunu" yeniden yükseltebilecektir. Öncelikle Avukatlık Kanunu ve Kamu Avukatları Kanunu için her meslektaşımız Baro öncülüğünde devamlı ve düzenli olarak meclis ile ilişkiye seferber edilmelidir. Ayrıca meclis de değişik partilere mensup, hukuk kökenli milletvekilleri, Ankara Barosu veya Barolar Birliği'nin hazırlayacağı "İç Yönetmelikle" düzenli bir organizasyona kavuşturulmalı ve bu potansiyel değerlendirilmelidir.

Meslek sorunlarına hepimiz sahip çıkarsak çözeriz.

Çözümleri hiç gereği yokken, parti, ideoloji ve elit gruplaşmalara heba etmeyelim.

Kendi sorunlarını çözmüş bir meslek ve Baro; ülke sorunlarının çözümünü etkileyerek geleceğin oluşumunda toplumsal işlevini yerine getirecektir.

İnsan haklan, demokrasi ve hukuk devleti kavramları ihlal edilirken, suskun bir hukuk örgütü olamaz. Hak ihlalinde bizden veya karşıdan ayrımı yapılamaz. Hakkı savunmak, haklıdan yana olmak, hukukun özü ve hukukçunun varlık sebebidir.

Baro devletin egemen sloganlarının veya siyasal ideolojilerin seslendirileceği yer değildir.

Baro partilerin yan örgütü veya yükselme basamağı değil, partilerin dışında ve üzerinde olmalıdır.

Baro, hukuk sosyolojisi ve felsefi derinlik de, istatistiki bilgiler ve objektif değerlendirmelerle toplumu aydınlatıp, siyaset adamlarına yol göstererek hukuk kurallarının gelişmesini sağlamalıdır.

Baro yönetim organları parti, ideoloji veya menfaat çıkarlarına göre değil, meslek gerekleri veliyakat ölçütleri ile seçilmelidir.

Bu düşüncelerle Baro Yönetim Kurulu üyeliğine talibim.

Siyasi gruplar dışı "bağımsız" kişisel adayları cesaretlendirerek, katılımcı bir gelenek kurabiliriz. Farklı siyasal görüşlerde olsak dahi hangi listeye oy verirseniz verin; Yönetim Kurulu adayları arasına ismimi ekleyerek tarafıma görev vermenizi bekliyor ve arzu ediyorum. Saygılarımla.

Av. Hacı Ali Özhan

Bağımsız Yönetim Kurulu Adayı

*1988 Ankara Hukuk Fakültesi Mezunu, 1989 yılından bu yana serbest Avukatım.

hacialiozhan@mynet.com