HAYIR! DANSETMEK ISTEMIYORUM..

Merdivenlerden indim, dönerek. Bir karanlık ve ışıklar ve titreyen salınan bedenler.

Herkes dansediyor. Sağdan ve soldan kapılan figürlerle. Athenanın gözde klibinden kaptıkları figürlerle. Kendilerini müziğe kaptırmışlar. Ya da öyle düşünmeyi sağlamak için.

Alkolsüz çekilmez burası. Alkolün kana karışması gerek. Yoksa çekilmez burası. İlk biradan sonra daha iyi zaman geçiyor. Daha rahatım. Öylesine geziniyorum. Biraz bira daha. Biraz daha.

bardakta bira sanarak içtiğim içki, zaman olsa gerek. Bilmiyorum. Bedenler yaklaşıp uzaklaşıyor. Gözler buluşuyor. Ama dansetmek istemiyorum. Sürdürmek istemiyorum. O neler düşünüyor bilmiyorum ama, kendimi alakasız beyin sörfünde yakalıyorum.

Bir erkeğin bir kadınla böyle bir yerde daha rahat olmasını anlıyorum. Sürekli böyle yerlere gelmek istemesini anlıyorum. Kazara değersin, kazara öper, kazara dokunur, kazara okşar ve daha sonra karşılıklı olarak devam edersiniz. Kazara öpüşür, kazara ayrılmazsınız. Kazara da sevişirsiniz bu kazaLar cennetinde.

Bedenler yaklaşıyor, bana bakıyor; ben ise beynimi durduramıyorum. Suratımda aptal bir ifade ile danseder buluyorum kendimi. Ciddileştirmeye çalışıyorum. Daha da komik olacağımı düşünüyorum. Öpüşmeden önceki adım -amerikan filmlerine göre- ciddileşmektir. Erkek ve kadın ciddileşir, dakikanın altıda birinde birbirlerine doğru eğilir ve onda birinde de dudakları temas eder ve altıda birinde de öyle kalırlar. Ciddileşmek istemiyorum. Yakın izlenimi vermek istemiyorum. Onun ne düşündüğüne geçmek için kendimin tam olarak ne düşündüğünü anlamalıyım.

Daha kendimi irdeliyorum. Bir yandan dansa devam etmeliyim. "Bit $arkI!" diyorum. Bit! Bit artık! Boyalarım akıyor. Dayanamıyorum. Bir yandan da hala gülümsemeye çalışıyorum. Hayır dansetmek istemiyorum. Onlardan biri olmak istemiyorum!

JaCK`SKeLLiNGtoN

18 ağustos 98

DöN !